Kaymakamımız Abdullah Huzeyfe Çakmak'ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı
Eşsiz bir bağımsızlık mücadelesinin vücut bulmuş adı olan; milletimizin birliği, tarihimizden aldığımız güç, hedeflere olan inanç ve kararlılığımızla Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yeni bir şevkle, yeni bir dinamizmle, yeni bir heyecanla başlamanın ve 100. YılDönümünü kutlamanın gururu ve mutluluğu içerisindeyiz. Bilinmelidir ki: Türkiye Yüzyılı; sürdürülebilirliğin, huzurun, başarının, güven ve istikrarın, üretimin, verimliliğin, gücün, dijitalin, iletişimin, bilimin, kalkınmanın, barışın, değerlerin, haklının, şefkatin, istiklalin ve istikbalin, gençlerin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, Türkiye’nin yüzyılıdır.
Esarete ve dayatmalara rıza göstermeyen, Ulusu ve Ordusuyla kenetlenen Türk Milleti, istiklaline ve istikbaline kasteden işgalcilere karşı başlattığı Kurtuluş Savaşı’nı,Çanakkalede, İstiklal Harbinde ve 15 Temmuzda da olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek olarak tarihte benzeri görülmemiş bir kahramanlıkla ve zaferle taçlandırmayı her daim başarmıştır.
Cumhuriyet, her türlü imkânsızlıklara rağmen çok ağır bedeller ödenerek, örnek vatan sevgisi, hürriyet ve istiklal aşkıyla gösterilen kahramanlığın eseridir. Nitekim ezelden beridir hür yaşamış Türk Milleti Kurtuluş Savaşı’nı da bu azimle kazanmış ve 29 Ekim 1923 de Türkiye Cumhuriyetini kurmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eserim dediği Cumhuriyet, geleceğimizin de en büyük güvencesidir. Kurtuluş Savaşı milletimizin var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise yeniden dirilişinin sembolüdür.
Türk Milleti, 29 Ekim 1923’te bir kez daha tüm dünyaya iradesine pranga vurdurmayacağını, kendi kaderi üzerinde hiç kimsenin müdahil olamayacağını kanıyla ve canıyla ilan etmiştir.
Tarih sahnesinden tamamıyla silinmek istendiği bir zamanda kazanılan ve tarihe altın harflerle yazılan bu büyük destanın ardından “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi ve ülkemizi “muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma” hedefiyle kurulan Cumhuriyetimiz azmin, kararlılığın, fedakârlığın, birlik ve beraberliğin sembolü olmuştur.
Irk, dil, inanç ve cinsiyet farkı gözetmeden kimseyi ötekileştirmeksizin her Türk vatandaşının ortak varlığı olan Türkiye Cumhuriyeti, asırlardır hürriyetinden ve onurundan taviz vermektense ölmeyi tercih eden tarihi şan ve şerefle dolu asil bir milletin şahlanışının, küllerinden yeniden doğuşunun nişanesidir.
Bu necip millet, bağımsızlık ve özgürlüğü tehlikeye düştüğünde hiçbir fedakârlıktan kaçınmaksızın aynı ruh ve şuura sahip olduğunu defalarca göstermiş, millet iradesi dışındaki hiçbir beşeri güç karşısında boyun eğmeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir.
Kuşkusuz, Cumhuriyeti çok iyi anmak ve kutlamak, onu yaşatmaya yetmez. Atatürk'ün, "Ey Türk Milleti! Sen yalnız kahramanlık ve cengâverlikte değil, fikirde ve uygarlıkta da insanlığın şerefisin. Hafızasında binlerce yılın hatırasını taşıyan tarih, uygarlık safında layık olduğun yeri sana parmağıyla gösteriyor. Oraya yürü ve yüksel! Bu, senin için hem bir hak, hem de bir vazifedir" sözü, hepimize daha çok çalışmak, daha çok üretmek vazifesi yüklemektedir.
Milletimizin ortak eseri olan Cumhuriyetimize sahip çıkmak, ülkemizin ve milletimizin geleceği için çalışmak, mücadele etmek, gerektiğinde fedakârlıkta bulunmak, hepimizin müşterek vazifesidir.
Unutulmamalıdır ki:
Türkiye Yüzyılı, polis ve askerimizin fedakârlıklarıyla sahip olduğumuz güven ve huzur ikliminde yükselecek.
Türkiye Yüzyılı, ak saçlı büyüklerimizin, gönül coğrafyamızdaki dostlarımızın, el uzattığımız mazlumların dualarıyla yükselecek.
Türkiye Yüzyılı, millî ve manevi değerlerimiz temelinde maziden atiye kurduğumuz köprüyü insani ve ahlaki sütunlarla tahkim ederek yükselecek.
Türkiye Yüzyılı, ülkemizi siyasi, ekonomik, teknolojik, askerî, diplomatik, her alanda dünyanın en büyük 10 devleti arasına çıkartarak yükselecek.
Türkiye Yüzyılı, ilhamını bin yıllık şanlı mazisinin kahramanları olan Sultan Alparslan’dan, Osman Bey’den, Fatih Sultan Mehmet’ten, Yavuz Sultan Selim’den, Abdülhamid Han’dan, Gazi Mustafa Kemal’den alan gençlerin ellerinde yükselecek.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, kahraman silah arkadaşlarını, bu toprakları bizlere vatan yapmak için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi şükran ve minnetle anıyor, Maçkalı hemşerilerimin ve aziz Türk Milletimizin Cumhuriyet Bayramını en kalbi duygularla kutluyorum.
